top of page

Duygularımızı Yemek

  • Yazarın fotoğrafı: Sema Özpekmezci
    Sema Özpekmezci
  • 7 Kas 2020
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 26 Mar

Şu iki bulut parçası arasına yatıp şöyle bir oh çekmek isteyenler. İsmimin görseli ile kollarımı açtım, size döndüm.

duygularımızı yemek

Zor günler geçiriyoruz. Yaraları yine birbirimizle saracağız. Hayat bu ara hepimiz için zor. Zaten zorlandığımız olaylar yaşarken, bir de hepimizin kendi özel zorlukları var. Benim de var. Herkesin baş etme yöntemi farklı. Ben şimdi baş etme yöntemi olarak yemeyi seçenler için geldim.


Haydi, bugün itibari ile patlayana kadar, elinize geçeni yemek bitti. Ben döndüm. Sanki size yazmadığım zaman ipin ucunu bırakıyormuşsunuz gibi hissediyorum. Üstümde her birinizin sorumluluğu var. O yüzden, elinizdeki o böreği sakince bırakıp yulaf böreği yapmaya gidiniz. Hatta ben de yapayım :)

Biliyorum, zorlu duygular yaşadığınızda eller hemen yemeğe gidiyor. Buna iki açıdan bakacağız. Fiziki olarak doğru şeylerle doymak, fazla yemeyi engelleyen bir şey. Benimle çalışanlar, açlıklarının nasıl azaldığını bilir. Beslenmenizden şekeri çıkarmak ve tahılları glütensiz bile olsa aza indirmek, bunun anahtarı. Tabii bir de yerine sebze eklemek. Bunu Instagram’daki paylaşımlarımda anlatıyorum. Fiziksel tokluk nasıl anlaşılır? Mideniz şişer, kan şekeri yükselmeye başlar, beyne yeterli "yemek alındı" sinyali gider. Fakat en önemli konu, biz o sinyali alıyor muyuz? Muhtemelen yemek yerken zihin haberlerde, sosyal medyada, yapılacak işlerde olduğu için bu sinyali almıyoruz ve daha çok yemeye devam ediyoruz. Artık mide o kadar çok şişiyor ki, beyin "Bu işte bir tuhaflık var. Bu kadın/adam doydu ama hala yiyor" diyor. İçimizde bizden daha akıllı bir sistem var. “Şu an durum tuhaflaştı, midenin bu haddinden fazla tokluk hissi artık rahatsızlık veriyor” diyor ve bu rahatsızlığı hissetmemek için bedeni uyuşturuyor. Ve biz üstüne daha fazla, daha fazla yiyebilme kapasitesine kavuşuyoruz, ta ki artık midemiz bulanma ya da çatlama aşamasına gelene kadar. Buraya nasıl geldik? İlk doyma sinyalini almadığımız için. O zaman ne yapıyoruz, yemek yerken zihnimizi tabağımızda, yediklerimizde tutuyoruz.


Bir başka durum da yemekle mutlu olmak isteği. Bazen, yemeklere gereğinden fazla anlam yüklediğimizi düşünüyorum. Eninde sonunda onlar bizi besleyen, vitamin, mineral, enzim almamızı sağlayan, yaşamamız için gerekli fiziksel ihtiyaçlar ama şu anda en çok ne görüyorum biliyor musunuz? O besinler yalnızlık gideren arkadaş, sarılmayan koca, iletişim kurmayan sevgili.. Dile getirilemeyen öfkenin, kızgınlığın dile getirilme şekli. Amaç uyuşmak ve o duyguları hissetmemek. Yukarıda uyuşmanın nasıl olduğunu anlattım. İşte tam da bu yüzden yemek alkol gibi, sigara gibi bağımlılık. Başa çıkamadığımız duyguları görmemek için uyuşmayı tercih ediyoruz. Bir şişe şarap içmekten farkı yok. Sabah uyanıyoruz ve akşamdan kalmayız, kendimize kızgınız. Bedenimizde akşamın etkileri. Peki o hoşumuza gitmeyen duygular yok oldu mu? Tabii ki hayır. Ne bunu yaratan olay silindi, ne de olayın yarattığı duygu.


Peki böyle durumlarda yemek yerine ne yapacağız? Öncelikle duygularımızı göreceğiz ve kabul edeceğiz. Onlardan kaçmak veya reddetmek bize bir şey sağlamıyor. Sonra da yemek yerine ne tercih edebileceğimize bakacağız. Beni bu hayatta neler mutlu ediyor? Onu seçeceğiz. Mesela beni ormanda yürümek mutlu eder. Bugün çılgın gibi yağmur yağsa da gidip yürüyeceğim. Bu denge işini yapmazsak beynimiz hata raporu çıkarıyor. Hep tehdit altında hissedip devamlı ona göre hormon salgılıyor ama şu anda, şu saniyede tehdit yok. Yaşıyoruz, nefes alıyoruz.


Umarım bu anlattıklarım size yardımcı olur ve uygulamaya başlarsınız. Ben anlatmaya devam edeceğim.


Hepinizi sevgi ile kucakladım.

Sema,

1 Comment


Evrim Firat
Evrim Firat
Apr 01

Ah ne iyi geldi bu yazı Sema hanımcım, özellikle 'yemekle mutlu olma isteği' üzerine sıklıkla düşündüğüm bir konu, tertemiz, mis gibi anlatmışsınız, bir de sanki arkadaşımla konuşuyor gibi hissettim okurken, daha da etkili oldu, elinize yüreğinize sağlık, ben şimdi buzdolabı yerine yürüyüşe gidiyorum sayenizde 🥰🙏❤️

Like
bottom of page